İÇ MİMAR BAHAR UYGUR PATİSKA- ‘‘Salonlarınızda Uygulayabileceğiniz İç Mimari Kurallar’’

Salonlar evlerimizin kimliğidir. Evlerimizin, bireysel olarak da ailecek de en çok vakit geçirilen, birçok kullanım amacına (dinlenme, sosyalleşme, yemek yeme gibi) hizmet eden mekanlardır. Peki salonlarımızı en ideal hale getirecek tüyolara, nedenleri ile birlikte başlayalım mı 

  • Büyük mobilya parçaları arasında 70-90 cm mesafe bırakın. Küçük salonlar için 45-60 cm’e düşebilirsiniz. Bu ölçüler sıkışık görünümden kurtulmanızı ve birlikte vakit geçirdiğiniz kişiler ile mesafenizi ideal uzaklığa getirecektir.
  • Kanepeleri duvara yaslamayın. 7-15 cm duvardan mesafe bırakın. Salonunuza nefes aldırdığınızı gözlemleyeceksiniz.Salonunuzun baş kahramanını da kenara itilmiş görüntüsünden kurtarıp mekanın parçası haline getirmiş olacaksınız.
  • Orta sehpanız en az kanepenizin yarısı ölçüsünde olsun. Bu iki parçanın birbirine ait olmasını sağlayacak. Doğru ölçek bir alanın parçalarını uyumlu hale getirmenin anahtarıdır.
  • Sehpanız ile kanepe arası ideal mesafesi 40-45 cm’dir. Sehpanız etrafında yürüyebileceğiniz fakat kanepede otururken de ulaşmak istediğinizde kalkmanıza gerek olmayacak mesafede olacaktır.
  • Duvar apliklerinizi yerden 120-150 cm yükseklikte asın. Çok alçak veya yüksek asılmış bir aplik garip görünmekle kalmaz, doğru ortam ışığı veremez. 
  • Halınızı kanepenin ön ayakları ve tüm berjerler üzerine oturacak kadar geniş seçmelisiniz. Böylece mobilyalar halı etrafında yüzecek ve özgür bir alanda sınır belirlemiş olacaksınız. 
  • Mekanlarımızın olmazsa olmazı büyük yapraklı bitkiler kullanmaya özen gösterin. Açık hava hissi verecek ve stres seviyenizin azaldığını göreceksiniz. Hem psikolojinize hem göz zevkinize hitap edecektir. 
  • Mekanda estetik kaygılar ile birlikte ergonomik kaygılar da taşımalısınız. Fiziksel sağlığınız için doğru ölçü dengesini korumak çok önemlidir. Televizyonunuzun kanepenize uzaklığı, sehpanızın ideal yüksekliği, masa sandalyelerinizin ölçüleri, aydınlatma ögelerinizin yerden yüksekliği gibi mekanda bir çok sağlığınızı da etkileyecek kriterler vardır. Bir uzmandan destek almanız maddi anlamda kayıp yaşatmadan, hem sağlığınız hem göz zevkiniz açısından size en doğru seçimleri yaptıracaktır. 

Peki doğa renklenmeye, hareketlenmeye başlıyor, havalar ısınıyor, cemre düştü, en güzel mevsim bahar geliyor, salonlarımızı aydınlık atmosferlere, bahara hazırlamanın da zamanı geldi. Birkaç kolay adımın salonunuzun atmosferini nasıl değiştirdiğine şahit olacaksınız.

  • Nötr renk paletleri size dinginliği ve aydınlığı sağlar. Büyük değişimler yapmadan; salonda bulunan fotoğraf çerçevelerini ahşaplarla değiştirerek yoksa ahşap çerçeveli mevsiminde çekilmiş fotoğraflar ekleyebilirsiniz. Kanepe örtüsü ekleyebilir, kanepe örtünüzü açık tonlarda keten kumaşlarla değiştirebilirsiniz. Kırlentler en kolay ve etkili değişim ögesidir. Nötr renkler arasına canlandıracak birkaç renk kırlent serpiştirebilirsiniz.
  • Dekorasyon objelerinizi değiştirin. Orta sehpanızdaki tepsi dekorasyonunuzla bile baharı karşılayabilirsiniz. Canlı çiçekler ekleyin, organik malzemeli sepetlere yer verin.
  • Işığı yansıtacak, salonunuzu ferahlatacak öge olan ayna ekleyin. Pencerelerinize renkli bahar çiçeklerinden çelenkler asabilirsiniz.
  • Dekorasyon objelerinden pastel tonlara da yer verebilirsiniz. İç mimarlar renk belirtirken pantone renk kodlarını kullanır. Bu senenin rengi “pantone peach fuzz” şeftali tonu. Nötr tonlara inanılmaz uyum sağlarken canlılığı, ferahlığı, doğayı evinize getiriyor.
    “Mimarlık gerçekten refahla ilgilidir. Bence insanlar bir mekanda iyi hissetmek isterler. Bir yandan barınmayla ilgili, ama aynı zamanda zevkle de ilgili.” – Zaha Hadid
Facebook
Twitter
LinkedIn
WhatsApp

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Subscribe to My Newsletter

Subscribe to my weekly newsletter. I don’t send any spam email ever!

Subscribe to My Newsletter

Subscribe to my weekly newsletter. I don’t send any spam email ever!